Patchwork günleri

Evet insanlık için küçük ama benim için büyük bir adım.

Geçen hafta size sözettiğim gibi Balçova'da Lavanta Patchwork ve Elişi Atölyesinde patchwork kursuna başladım.

İzninizle "Kırkyama " diyebilir miyim?

Pek çok kültürün halkbilimine (folklor) bakarsak bu çalışmanın yer aldığını görürüz . Bizim kültürümüzde de" yama işi" ya da" kırkyama " deniyor. Amaç elde kalan en ufak bir kumaş parçasını dahi ziyan etmeden değerlendirmek. Yıllar geçince bir bakıyorsunuz sizin çocukluk elbiseniz ,annenizin nişanlığı ,anneannenizin geceliği bu parçalarda hayat bulmuş. Elbiseler eskimiş gitmiş ama  ufacık bir çocuk yorganında ya da seccadede ondan  parçalar buluyorsunuz. Ne hoş değil mi?

Tabii ben evde kalan eski kumaşları değerlendiremedim zira evde artık kumaşım  yoktu:(

Güzelim yepyeni pano kumaşlarımı ,yıllar öncesinden Amazon'dan getirttiğim kitaplarımı ve bir heves bu işe başladığımda satın aldığım kırkyama setimi doldurdum çantama gittim kursa.

Ben malzeme konusunda çok takıntılıyımdır. Taa ilkokuldan beri her malzemem tamam olup öğretmenlerimden bu konuda her zaman taktir almışımdır. "Bir gün lazım olur " mantığıyla hobi kitapları edinmek ve yurt dışına çıkınca bizden çok daha ucuz ve bol çeşitli olması nedeniyle kitapçıları gezmek en büyük eğlencemdir . Seyahat dönüşü valizimin tıka basa dolmuş halini  görünce "bu son!" diye diye aldığım kitaplarım ve hobi malzemelerimi isteyen herkesle seve seve paylaşmama rağmen kimseden bir şey isteyemem.

İşte soğuk ve bulutlu havada sırf güzel ve ışıklı olsun diye bahçede titreye titreye çektiğim fotoğrafta görüldüğü üzere kursta birkaç saatte yukarıda gördüğünüz runneri dikmeye başladım. El dikişlerini hafta içinde halledip  kursa gittiğimde makine dikişlerini de çekip tamamlamayı planlıyorum.

Bakalım artık kısmet!

Bu arada ilk çalışmamda yine kırmızı rengi seçmiş bulunuyorum ,rastlantının böylesi ...

Herkese güzel bir hafta dileklerimle,

Kalın sağlıcakla!